-
Türkiye'de süregelen sorunlar ve toplumsal meseleler hakkında önemli açıklamalarda bulunan Tuncay Özkan, devletin ve toplumun içinde bulunduğu durumu sert bir dille eleştirdi.
Özkan, 40 yıldan beri aynı hırsız-polis oyunlarının oynandığını ve bu döngünün bir türlü kırılamadığını belirterek, "Mafya devletin aparatıdır, taşrada sopa, merkezde paydaş olur" ifadesiyle derin devlet yapılanmalarına dikkat çekti. Bu tablonun değişmediğini ve ülkenin yüzeysel bir sığlıkta boğulduğunu ifade eden Özkan, bunun ulus için büyük bir kayıp olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin Ekonomik ve Toplumsal Sorunları
Özkan, Türkiye'nin ekonomik olarak batmakta olduğunu, toplumsal muhalefetin yara aldığını ve insanların bireysel dertlerine düştüğünü dile getirdi. Borç alımında maaşların dolaylı yollardan düşürüleceğini söyleyen Özkan, yoksulluk sınırının 58 bin lira, açlık sınırının ise 18 bin lira olduğunu, buna karşın asgari ücretin 17 bin 2 lira seviyesinde kaldığını belirtti. Ayrıca, sokakların uyuşturucu pazarı haline geldiğini ve gençlerin çaresiz olduğunu ekledi.
Dış Politika ve Güvenlik
Türkiye'nin dış politikasına da değinen Özkan, Kuzey Irak’a yönelik askeri operasyonların amacını sorguladı. Yunanistan ile gerginliklerin giderilmesi için verilen tavizlerin nedenini de merak eden Özkan, "Dünya biliyor, biz kaderimize seyirciyiz" diyerek Türkiye'nin dış politikadaki duruşunu eleştirdi.
Eğitim ve Adalet Sistemi Eleştirileri
Eğitim sisteminin çöktüğünü, göçmen politikaları ve adaletsiz yönetimle beraber ülkenin tükendiğini belirten Özkan, özgürlüklerin ve adaletin olmadığını, üretimin durduğunu ifade etti. Özkan, mafyanın devlet görevlisi gibi davranmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, "Yargı nerede?" diye sordu. Görevlilerin eline kaldıklarını ve bu düzende milleti haberdar etmek gerektiğini söyledi.
Sonuç ve Öngörüler
Özkan, siyasi eşiğin kan, gözyaşı, yoksulluk ve yolsuzluklardan dolayı kapanmak üzere olduğunu belirtti. Eğer bu eşik temizlenmezse, 50 yılın yoksullukta kaybolabileceği uyarısında bulundu. Özkan, bu sorunların çözümünün milletin ve siyasetin görevi olduğunu vurguladı ve "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" diyerek sözlerini tamamladı.
.jpeg)
Yorumlar
Yorum Yap