-

Gözden kaçırmayın

Borusan, Sürdürülebilir Fayda Programı'nın 3. dönemini başlattıBorusan, Sürdürülebilir Fayda Programı'nın 3. dönemini başlattı

Cumhuriyet’in temelini oluşturan Anayasa’nın ilk üç maddesi, Türkiye Devleti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü güvence altına almaktadır. Anayasanın 3. maddesi, “Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür” ifadesiyle, 4. maddesiyle de değiştirilemezlik güvencesi ile koruma altına alınmıştır. Bu düzenleme, meclis dahil hiçbir devlet organının geçerli anayasa normlarını kötüye kullanarak değiştiremeyeceği anlamına geliyor.

Bölünmez bütünlüğün temelleri geçmişe, Erzurum Kongresi’ne kadar uzanmaktadır. Erzurum’da kabul edilen “Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür” ilkesi, Türk Ulusu’nun birlikteliğini ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üniter yapısını ifade eden temel bir hukuksal düzlem sunmaktadır. Bu çerçevede, Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında farklı köken, din ve mezhepten gelen bireylerin birlikte yaşama iradesi, demokratik idare ve üniter devlet anlayışı ile pekiştirilmektedir.

Bölünmez bütünlük ilkesinin ihlal edilmesi, milli birlik ve beraberliğe zarar verebilir. Ayrıca bu, ulus kavramının içini boşaltma tehlikesi taşır. Anayasa’da belirtilen unsurlar, çağdaş devlet tanımını oluşturan evrensel bir uzlaşı ile desteklenmektedir. Küçük bir örnek vermek gerekirse, uygun bir devlet tanımı; “Devlet, belli bir milleti olan, belli bir ülkede yaşayan ve bir devlet gücü ile donatılmış insan topluluğudur” şeklinde özetlenebilir.

Sonuç olarak, Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğü, laiklik başta olmak üzere Atatürk ilke ve devrimlerinin temel yapı taşıdır ve bu anayasal düzenlemenin değiştirilmesi, ne hukuken ne de fiilen mümkün değildir.