Malum Sitemizin adı Haber Çarşı. Yani bugünkü yazımın tamamı çarşıdan aldığımız duyumlardan olacak. Bu çarşı var ya, ne derse sandıkta o çıkar. Çarşı çok önemlidir bence. Tüm söylenenleri alt alta yazarak ortalamasını çıkarttığınız zaman, çarşının dediği çıkar ortaya.

Herkesin beklediği AK Parti Belediye Başkan adayı açıklandı. Hayatta ben yazmıştım demeyi sevmeyen birisiyim. Yazdığım yazıların arşivine inerseniz eğer, Hüseyin Ceylan Uluçay’ın aday olacağını sizlere aktarmıştım.

Çünkü AK Parti’de büyük bir gruplaşma olmuştu. Son başkan ile ondan önceki başkan arasında acayip denilecek kadar büyük bir rekabet vardı. Birazda başkan Mehmet Zeybek o kadar çok dolduruldu ki, kendisini kesin gözüyle yeniden aday olarak görmeye başladı.

Oysa hal öyle değildi. Zeybek aday edilmediyse eğer, sağındakilere, solundakilere ve hatta aile içinde olanlara bakması lazım. Zeybek’in aday olmamasındaki en büyük etkenler bunlar bence.

Başını kaldırıp baktığın her yerde Zeybek’in ilanlarını, afişlerini gördüğünde, Zeybek ismi antipati olmaya başladı. Belediyenin işletmesini yaptığı nerdeyse tüm ilan panolarında boş yer yoktu. Çünkü hepsi Zeybek için kapatılmıştı.

Şimdi Çarşıya geliyorum. Çarşı diyor ki Zeybek’in morali çok bozuk. Yüzü hiç gülmüyor. Ne yalan söyleyeyim bu durumda bende olsam benimde yüzüm elbette gülmez.

Yine çarşı diyor, Zeybek’in yerine olsam her yere astırdığım afişleri indirtirim. Çünkü o afişler beş yılda yaptık yine yapacağım anlamına geliyor. Fakat önümüzdeki beş yıl artık Zeybek değil, kazanırsa Uluçay yapacak. Bu nedenle çarşı doğru söylüyor, asılan ilanlar ve afişler güncelliğini yitirmiş oluyor.

Çarşıda birisi gür sesiyle haykırıyor, Uluçay göreve geldiğinde özellikle imarla ilgili araştırma komisyonu kurmazsa, yapılan tüm yolsuzlukların sorumlusu kendisi olur diyor. O çarşıdaki vatandaş diyor da, bana sorarsanız öyle bir şey olmaz. Olması için muhalefet adaylarından birisinin kazanması gerekir.

Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın babasının yaptıkları bu kadar ayyuka çıktıktan sonra yetkililerden bir kelime bile açıklama gelmemesi nedeniyle, aynı durumun Afyon Belediyesinde de yaşanacağına inananlardanım.

Uluçay ile çok samimi olmamama rağmen, kendisinin güler yüzlü, saygın ve efendiliği ile biliyorum. Uluçay eğer ki belediye başkanı seçilirse eğer, kendi partilerinin son 20 yıldır belediyeyi yönettiğini ve yaşanan olumsuzlukların kendisi tarafından da yapılmamasını öneriyorum.

Sayın Mehmet Zeybek üzülmenize hiç gerek yok. Sizin hiçbir suçunuz olmamasına rağmen, seçim sadece belediye çalışanlarının oylarıyla olsaydı eğer, alacağınız oy yüzde 10’u geçmezdi. Bak bu sözü çarşı değil ben söylüyorum. Çünkü belediyede çalışanlar sabam mesaiye giderken ayakları geri geri gidiyordu. Kraldan çok kralcılık yapanlar sayesinde oldu bunlar.

Demek ki çalışan personele yapılan baskılar, mobingler  ve çalışana hakaret eden sağındakiler ve solundakiler sizin aday olmanızı engellemiş oldu.

 İşte o sağındaki ve solundakilere söylüyorum, inşallah saçı bitmedik yetim hakkını savunan bir aday belediye başkanı olur da, makamı fırsata çevirenlerin burunlarından fitil fitil getirtir.

SAP DÖNER, KESER DÖNER, GÜN GELİR HESAP DÖNER.

Ben doğrularıyla, yanlışlarıyla ilimize verdiği hizmette dolayı Sevgili Mehmet Zeybek’e teşekkür ediyorum. Partisinin kuruluşundan bu yana vermiş olduğu hizmetler nedeniyle Afyonkarahisar Belediye Başkanlığına kadar getirilmiş olması, sayın Zeybek’in almış olduğu en büyük onurdur bence.

Tekrar aday olmadım diye üzülmemesini kendisine tavsiye ediyorum. Belki de bunda da bir hayır vardır diye düşünüyorum.

Şimdilik 3 aday kolları tam sıvayarak seçmenin huzuruna çıkmış durumda. Yakında dördüncü aday da sivil toplum örgütlerini, kurumları ve esnaf zanaatkârı tek tek turlamaya başlayacak.

Bir sonraki yazımda diğer adaylardan bahsedeceğim. Çarşının iktidar adayı için ne diyor, tekrar iktidar partisinin kazanmasını istiyor mu, istemiyor mu onları yazacağım.

Hepinizi Allah’a emanet ediyorum.